Pazarlamanın en önemli faaliyetlerinden biri reklamdır. Reklamın
kahramanları da reklamcılardır. Gelgelelim reklamcılar kendi reklamlarını
yapmaktan hoşlanmazlar. Hatta müşteri bulmak veya mevcut müşterilerden daha fazla
gelir elde etmek için bir pazarlama planı dahi hazırlamazlar. Bu pazarlamayı
bilmediklerinden veya pazarlamaya inanmadıklarından değildir. Terzi kendi
söküğünü dikemez misali, müşterilerin pazarlama sorunlarına eğilirken, kendi
pazarlama sorunlarına eğilmeye vakit bulamamalarından kaynaklanır.
Ama artık bu devir bitti. O kadar çok ajans piyasaya girdi ki, artık
müşteriler aslanın midesinde. Ajanslar pazarlama zekâlarını şimdi kendileri
için kullanması gerekiyor.
Yeni müşteriler bulmak genelde ajanslarda patronların işidir. İkili
ilişkilerle, gece gezmeleriyle, eski okul arkadaşlarıyla, sosyal kulüp
üyelikleriyle yeni müşteriler bir yere kadar bulunur. Sonrası için profesyonel
pazarlama faaliyetlerine gerek vardır. (Müşteri temsilcileri ne güne duruyor
demeyin. Onlar mevcut müşterilere hizmet üretmek için varlar ve bu iş onları
yeterince meşgul ediyor.)
Bir zamanlar duayen bir reklamcımız “reklam ajansı için en iyi ve
etkili pazarlama müşterileri için etkili ve dikkat çekici reklamlar yapmaktır”
demişti. Katılmamak elde değil. Ürününüz kaliteliyse tüketici sizi bulacak ve
müşteriniz olacaktır. O zaman, reklamcılar kendilerine gelen müşterilere “reklamı
ve pazarlamayı boş ver, ürününü kaliteli hale getir yeter” demeli,
değil mi?..
Bu perspektiften bakacak olursak sadece çok yaratıcı ajanslar ekmek
yemeli, diğerleri kepenkleri kapamalıdır. Ama gelgelelim herhangi bir ülkede
çok yaratıcı diyebileceğimiz ajans sayısı iki elin parmaklarını geçmez. Ama her
ülkede mecraya çıkan reklamları hazırlayan reklam ajansı sayısı yüzlercedir.
Demek ki, kalite saplantısına takılmamak gerekir, azami standartları
tutturan her ürün tüketilmeyi hak ediyordur. Bir başka deyişle tasarımda
estetik düzeyi az çok yakalamış, satış artırıcı fikirler/mesajlar
yumurtlayabilen her ajansın reklamveren bulma ve hatta reklamcılık sektöründe
zirvelerde yer edinebilme şansı vardır. Bir başka deyişle çok yaratıcı olması
yeter şart değildir. Önemli olan doğru müşterileri bulabilmesidir.
Her şeyi üretebilirsin, her zaman daha kalitelisini üretebilirsin ama
önemli olan satın alacak birilerini bulmaktır. Müşteri bulmakta zorlanmayan ajans daima başarılıdır.
O ajanstan çıkan işin başarısı ise sadece reklamverenin satış departmanından
gelen verilerle ölçülebilir. Bu sebeple ajansın işlerini yaratıcılık açısından
eleştiriye tabii tutmak laf ebeliğinden başka bir şey değildir.
Ajanslar bu vahşi rekabet ortamından sıyrılmak, ayakta kalmak ve büyümek
için daha yaratıcı olmayı değil, daha fazla yeni müşteri görüşmesi yapmayı
hedeflemelidirler. (İtirazları
ve homurdanmaları duyar gibiyim)
Piyasaya yeni giren reklam ajanslarının hemen hemen hepsi yaratıcı
gruptan reklamcıların kurduğu ajanslardır. Bu arkadaşlar bir reklam ajansında
çalışırken bir yandan da freelance işler yapmışlar ve reklam ajansı kurma
konusunda cesaretlenmişlerdir. Yaratıcılıklarına, reklama bakış açılarına fena
halde güvenirler. Bir yazar, bir çizer, belki bir müşteri temsilcisi ve bir de
stratejik planlamacı bir araya gelerek ajans kurduklarında ajansın
kendiliğinden müşterilerle dolup taşacağını düşünürler. Onlarla bir çalışan
reklamveren bir daha onlardan ayrılmayacaktır, diye düşünürler.
Bu tip genç ajansların sorunu da yaratıcılık değildir. Sorun yeterli
büyüklükte ve sayıda müşteri bulamamalarıdır. Yapmaları gereken pazarlamadır.
Pazarlama faaliyetlerine sıkı yatırım yaparsa, yaratıcılık seviyesi
ortalama bir ajans bile pek ala sektör lideri bile olabilir. (Zaten öyle değil
mi?)
O zaman, reklamcılarımızın müşteri bulmak için yapabilecekleri pazarlama
faaliyetleri neler olabilir, ona bakalım.
·
Postalama
o Mektup
o E-Mail
·
Tele
Marketing
·
Web
sitesi (henüz web sitesi açmamış, veya “under construction” seviyesini
geçememiş ajansları görmek tek kelimeyle rezalet)
·
Blog
(ajansınızdan daha fazla ve daha eğlenceli haberler yaysanız fena mı olur)
·
Tanıtım
Materyalleri
o Kartvizit (Evet. Kartvizitler de tanıtım
aracıdır. İtirazı olan?)
o Kağıt Broşür
o Dijital Broşür (CD)
o Tanıtım Filmi
·
Birebir
Görüşmeler
o Ajans içinde müşteri adaylarını ağırlama
o Müşteri adaylarını mekanlarında ziyaret
o Sosyal mekanlardan müşteri araklama
·
Etkileyici
Sunumlar (Müşteriyi yaptığınız işle veya indirimli fiyatlarınızla
tavlayacağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Teatral ve dinamik bir sunum
hepsinden daha etkilidir. İnanmıyorsanız reklamcılığımızın duayenlerine sorun.)
·
Coverage
o Haber ve ropörtaj (ajans ve sahipleri hakkında
ne kadar haber çıkarsa o kadar iyidir)
o Basın bültenleri (Aranıza katılan
reklamcıları, kazandığınız konkurları ve müşterileri, sorumlu olduğunuz
markaların başarılarını medya aracılığıyla paylaşmanız iyidir)
o Reklam künyesi (Medyada yayınlanan
reklamlarınızın kahramanlarını bir künye hilinde sektör dergilerine
göndermenizde fayda var)
·
Sponsorluk
(Sektöre ve reklamverenlere sık sık kendinizi hatırlatmanızda fayda var)
o Kristal Elma’ya
o Effie’ye
o Kırmızı ödüllerine
o Marketingİst Fuarı’na
o Guruların ağırlandığı konferanslara
·
Reklam
o Sektör dergilerine (MediaCat ve/veya
Marketing Türkiye) ilan vermek
o Ekonomi dergilerine (Capital, Platin,
Ekonomist, Para…) ilan vermek
·
Etkinlik
o Yaza Merhaba/Elveda Partileri
·
Yarışmalar
(Yerli ve yabancı yarışmalara işlerinizle katılmak, törenlere bedeninizle
katılmak da bir pazarlama faaliyetidir. Bakarsınız dereceye girersiniz,
kaymaklı ekmek kadayıfı tadında tanıtım olur)
·
Etkileyici
Lokasyon ve Ofis (Farklı dekorasyonu, atmosferi ve yerleşimi olan bir ajans
müşteri adaylarını (reklamverenleri) etkiler. Ajans dekorasyonunuza para
harcamaktan, mimarla çalışmaktan kaçınmayın. Unutmayın müşteriler sizi farklı
düşünen, satış artırıcı sihirbaz zannediyor. Sıradan bir ofis ile müşterinin bu
hayallerini yıkmayın. Ajans olarak tuttuğunuz ofisin ulaşımı kolay olmalı, park
sorunu olmamalı.)
Bu pazarlama faaliyetlerinde hemfikirsek ve bir reklam ajansı için pazarlama
adına yapılması gereken bu kadar çok şey varsa, neden ajansınıza bir pazarlama
yöneticisi almıyorsunuz?
Reklamverenlerin nasıl pazarlama departmanları ve çalışanları varsa,
reklam ajanslarının da olmalıdır. Bu departman 1 kişiden de ibaret olabilir. Önemli
olan ajansın markalaşması, bilinirliğinin artması, potansiyel müşterilere sunum
fırsatları bulabilmesi için yapılması gereken pazarlama faaliyetlerinin planlı
olarak yürütülmesidir.
Bir reklam ajansındaki pazarlama yöneticisinin hedefleri ajansın hedefleri
ile aynı olacaktır:
·
Mevcut
müşterilere daha fazla reklam harcaması yaptırmak
·
Reklamla
birlikte satılabilecek ürünler/hizmetler geliştirmek
·
Daha
karlı ücretlendirme yapmak
·
Daha
çok müşteri bulmak
·
Daha
bütçeli müşteriler bulmak (Çok kazandıran müşteriler bulurken az kazandıran
müşterilerden kurtulmak)
·
Her
geçen yıl ajansın karlılığını artırmak
·
Her
geçen yıl ajansın büyümesini artırmak
·
Her
geçen yıl ajansın bilinirliğini ve itibarını artırmak
·
Ajans
ortamını estetikleştirmek
·
Ajansın
patronları devrede değilken bile tıkır tıkır işleyen ve kazanan bir
organizasyon oluşturmak
·
En
iyi reklam profesyonellerinden iş başvurusu almak
Bu hedeflerin hepsine birden itiraz edecek bir reklam ajansı olduğunu
sanmıyorum. Bu hedefleri gerçekleştirmek için ajansta bir pazarlama
yöneticisinin olması gerekir mi, gerekmez mi, artık siz karar verin.
Son söz; her reklam ajansı bir PR ajansı tutmalıdır.
Her markaya mutlaka bir reklam ajansı ile çalışmalısınız diyen
reklamcılar acaba niye kendileri için bir halkla ilişkiler ajansı tutmayı akıl
etmezler?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder