EBITDA Çarpanı firmaların değerini belirlerken
kullanılan bir rakamdır. Şirketin son 12 ayda elde ettiği EBITDA’nın bu rakam
ile çarpılması ile şirket değeri tespit edilir. Peki bu EBITDA çarpanı nasıl
belirlenir? Buna cevap vermeden önce EBITDA’nın ne olduğunu anlamamız
gerekir.
EBİTDA muhasebesel bir terim olup, Türkçesi FAVÖK’tür.
FAVÖK, bir şirketin faaliyet karlılığını ölçmek için kullanılan bir finansal
göstergedir. Şirketin temel operasyonlarından elde ettiği gelirlerin, faiz,
vergi, amortisman ve itfa payları düşülmeden önceki değerini temsil eder.
FAVÖK bir kısaltma olup açılımı “Faiz, Amortisman
ve Vergi Öncesi Kâr”dır. (İngilizcesi olan EBITDA’nın
açılımı: Earnings Before Interest,
Taxes, Depreciation and Amortization)
FAVÖK net kar öncesi hesaplanan bir kar türüdür. FAVÖK, bir
işletmenin ana faaliyetlerinden elde ettiği kârı gösterir.
FAVÖK hesaplaması şu şekildedir: FAVÖK = Ciro – Satılan
Malların Maliyeti – Faaliyet Giderleri + Amortisman ve İtfa Giderleri
Bu formüldeki bileşenlerin açıklamaları:
·
Ciro; şirketin faaliyet koluna dair
ürünlerin satışlarından gelen gelirlerdir. Hasılat da diyebiliriz.
·
Satılan Malların Maliyeti; şirketin sattığı
malların alım giderleri veya şirketin ürettiği malların hammadde ve üretim
maliyetleridir. Bir ürünü oluşturan malzemelerin alım maliyeti ile o
malzemeleri ürüne çevirmek için yapılan işçilik harcamalarının tamamını kapsar.
o
Ciro’dan Satılan Malın Maliyeti’ni
çıkardığımızda Brüt Kar değerini elde ederiz.
·
Faaliyet Giderleri; şirketin ürünlerini
satmak için yaptığı tüm giderleri ve yönetim giderlerini kapsar.
o
Brüt Kar’dan Faaliyet Giderlerini
çıkardığımızda da Faaliyet Karı’nını elde etmiş oluruz.
·
Amortisman ve İtfa Giderleri: Sabit
kıymetlerin yıllık değer kaybı (amortisman) ve maddi olmayan duran varlıkların
değer kaybı (itfa).
o
Şirketin Faaliyet Karı ile Amortisman
ve İtfa Giderleri’ni toplarsanız FAVÖK’ü elde etmiş oluruz.
Faaliyet dışı gelirler ve faaliyet dışı giderler, FAVÖK
hesaplamasının dışında tutulmalıdır. FAVÖK, bir işletmenin esas
faaliyetlerinden elde edilen kârı ölçmek için kullanılır, bu nedenle sadece
işletmenin ana faaliyetlerinden elde edilen gelirler ve giderler dikkate alınmalıdır.
Faaliyet dışı gelirler ve giderler, işletmenin esas faaliyetleriyle doğrudan
ilgili olmayan finansal işlemlerden elde edilen gelirler ve yapılan
giderlerdir.
·
Faaliyet dışı gelirlere örnekler: Faiz
gelirleri, temettü gelirleri, gayrimenkul satış kazançları gibi.
·
Faaliyet dışı giderlere örnekler: Faiz
giderleri, kur farkı giderleri, vergi giderleri, duran varlık satış zararları
gibi.
Bir firma bankadaki parasını bankaya veya borsaya veya
dövize veya altına yatırarak gelirlerini artırmış olabilir. Veya binalarını,
arsalarını, makinalarını, araçlarını, hurdalarını, hatta çöplerini satarak da
gelirlerini artırmış olabilir. Veya kira geliri elde ediyor olabilir. Eğer bu
tip faaliyet dışı gelirleri FAVÖK’e dahil edersek, şirketin gelirlerini suni
olarak şişirmiş oluruz ve şirketin gerçek performansını ölçemeyiz.
Aynı şekilde bir araç alımını, bir makina alımını, bir vergi
ödemesini, bir kredinin finansman maliyetini, bir bağışı, ortaklara kar payı
ödemesini FAVÖK’e dahil edersek, yine aynı şekilde şirketin giderlerini suni
olarak şişirmiş oluruz ve şirketin gerçek performansını ölçemeyiz.
Bu nedenle, FAVÖK'ü hesaplarken sadece ana faaliyetlerle
ilgili gelir ve giderleri dikkate alarak hesaplama yapmalısınız.
FAVÖK bir işletmenin gerçek karlılık göstergesidir. Eğer bir
şirketin FAVÖK’ü artıdaysa ve yüksekse o şirket karlı bir şirkettir. Finansal
yapısı sağlıklı bir şirkettir. Rekabet gücü yüksek bir şirkettir. Büyüme potansiyeli
olan bir şirkettir. Yatırım gücü olan bir şirkettir. Kredi verilebilir bir
şirkettir. Düşük faizlerle kredi bulabilecek şirkettir. Borçlarını ödeme gücü
olan şirkettir. Vergi ödemeye muktedir bir şirkettir. Ortaklarına yüksek kar
payı dağıtabilecek şirkettir. Hissesi alınabilir bir şirkettir. Satın
alınabilir bir şirkettir.
Öte yandan FAVÖK’ü iyi olan şirketler, kötü yönetim ve
yatırım kararlarından dolayı net kar üretemeyebilir, hatta net zarar bile
yapıyor olabilir. Bu tip şirketlilerin büyük bir ihtimalle nakit akışları da
problemlidir. Dolayısıyla her nakit akışı bozuk şirket, her zordaki şirket veya
her konkordato ilan eden şirket FAVÖK açısından zararda olmayabilir. Yani darda
veya iflasta olan bir şirketin FAVÖK’ü iyiyse satın alınabilir ve doğru yönetim
ile çok değerli bir şirket haline getirilebilir.
Aynı şekilde dışardan bakılınca şaşalı gözüken, yatırımlar
yapan, şubeler açan bir şirketin FAVÖK’ü eksi olabilir. Çok kar ediyormuş gibi görünen
bu tür şirketler aslında önceki yılların birikimlerini kullanıyor, arsa, bina,
araç, makine, hammadde satarak veya banka kredisi kullanarak yatırımlarını
finanse ediyor olabilir.
Yani anlayacağınız bir firmanın karlı olup olmadığı net
karından değil, FAVÖK’ünden belli olur.
FAVÖK şu şekilde de hesaplanabilir: FAVÖK = Net Kâr +
Faiz Giderleri + Vergi Giderleri
Bu formüldeki bileşenlerin açıklamaları:
·
Net Kâr: İşletmenin toplam gelirlerinden
tüm giderler çıkartıldıktan sonra kalan kâr. Gelirlere ve giderlere faaliyet
dışı gelir ve giderler de dahildir.
·
Faiz Giderleri: İşletmenin borçları için
ödediği faizler. (Bankacılık işlem masrafları ile finansman maliyetleri de
buraya girer)
·
Vergi Giderleri: İşletmenin ödediği
vergiler. (Personele dair SGK giderleri ile şirket araçlarına dair MTV buraya
girmez.)
Ekstra bilgi: Brüt Kar > FAVÖK > Faaliyet Karı >
Net Kar
Hangi mali raporlarda FAVÖK vardır?
Şirketlerin FAVÖK’ü gelir tablosundadır. Gelir tablosu,
işletmenin belirli bir dönemdeki gelir ve giderlerini detaylı olarak gösteren
tablodur. İşletmenin faaliyet dönemi
içinde oluşan olağan ve olağandışı gelir ve giderleri ortaya koyarak,
işletmenin finansal performansı hakkında bilgi sağlar. İngilizcesi Income
Statement olup, Gelir-Gider Tablosu veya Kar/Zarar Tablosu olarak da
anılmaktadır.
Gelir Tablosu temel bir KPI’dır. Şirketin muhasebesi ve/veya
mali müşaviri bu tabloyu her ay, her çeyrek, her yarı yıl ve her yıl için
mutlaka hazırlar. Çünkü bu tabloyu vergi dairesi de, bankalar da, kamu
kuruluşları da ister. Okumasını bilen patronlar da ister ama gelir tablosunu
okumayı bilen patron sayısı çok azdır.
Gelir tablosunda FAVÖK doğrudan bir kalem olarak
gösterilmez. Ancak, FAVÖK'ü gelir tablosundaki mevcut kalemler kullanarak
hesaplayabilirsiniz. Yukarıdaki FAVÖK hesaplama formüllerinde bulunan
bileşenlerin hepsi gelir tablosunda mevcuttur. Tek yapmanız gereken bu bileşenleri
formüle uygun kullanarak FAVÖK’ünüzü hesaplamaktır.
Gelir Tablosuna ek olarak bazı firmaların aşağıdaki
raporlarında da FAVÖK’ü bulabilirsiniz.
·
Yönetim Raporları: İşletmenin yönetim
ekibi, performans analizleri ve stratejik kararlar almak için FAVÖK'ü içeren
özel raporlar oluşturabilir. Bu raporlar, FAVÖK'ü detaylandırarak işletmenin
hangi alanlarda güçlü veya zayıf olduğunu gösterebilir.
·
Faaliyet Raporları: Borsaya kote firmalar
her çeyrek dönemde ve her yıl bitiminde faaliyet raporu hazırlamakla
mükellefitir. Bu faaliyet raporlarında mutlaka FAVÖK’e de yer
verilmelidir.
·
Yatırımcı Sunumları ve Analist Raporları:
İşletmeler, yatırımcılara ve finansal analistlere yönelik sunumlarda FAVÖK'ü
vurgulayarak işletmenin finansal sağlığını ve kârlılığını gösterirler. Bu
raporlar genellikle işletmenin gelecekteki performansı hakkında bilgi verir.
FAVÖK Kimler için, Neden Hesaplanır?
FAVÖK’ün anlamını ve değerini bilen patronlar şirketinin faaliyet
performansını değerlendirmek ve geçmişle kıyaslamak için her ay sonunda FAVÖK’lerine
bakarlar. Önceki ayın (dönemin) FAVÖK’ü ile kıyaslarlar. Ayrıca şirketinin firma değerini düzenli
olarak takip etmek isteyen patronlar da FAVÖK’lerini düzenli olarak
hesaplarlar.
FAVÖK farklı şirketler arasında karşılaştırmalar yapmak için
kullanılır. Özellikle borsa yatırımcıları ve uzmanları bir şirketin operasyonel
karlılığını daha iyi anlayabilmek için FAVÖK değerini dikkate alırlar.
FAVÖK bankalar için de önemlidir. Finansal kuruluşlar, bir
şirketin FAVÖK'ünü değerlendirerek, borçlanma kapasitesini ve geri ödeme
yeteneğini belirleyebilirler.
Çeşitli finansal analizleri ve raporları hazırlamak,
finansal oranları ve çarpanları belirlemek için mali raportörler de FAVÖK
kullanır.
Gelelim EBITDA çarpanına!
EBITDA çarpanı, bir işletmenin değerini belirlemek için
kullanılan yaygın bir finansal göstergedir.
EBITDA çarpanı şu şekilde hesaplanır: Firma Değeri / EBITDA
(FAVÖK)
Bu formüldeki FAVÖK’ü hesaplamak (yukarıda da izah ettiğim
gibi) oldukça kolaydır. Ama Firma Değeri’ni hesaplamak içinse EBIDTA çarpanının
bilmemiz gerekir. Bu durum pek çok şirket için muamma iken borsaya açık
firmalar için muamma değildir. Çünkü borsaya açık firmalar hisselerinin bir
bölümünü (örneğin %35’ini) halka arz etmişlerdir ve her bir hissesinin değeri
piyasa tarafından belirlenmiştir. (Elbette her an bu değer değişiklik de
göstermektedir) Bir hissesinin değerinden yola çıkarak hem borsaya açık
kısmının değerine hem de firmanın değerine kolayca ulaşabiliriz. Firma değerini
de FAVÖK’e bölersek o firmanın EBITDA çarpanını bulabiliriz.
Peki ama borsaya açık olmaya firmanın firma değerini veya
EBITDA çarpanını nasıl bulacağız?
Cevap: Kıyaslama yaparak.
Örneğin; İstanbul Borsasındaki firmaların firma değerleri
toplamı, FAVÖK değerleri toplamının yaklaşık 10 katıdır. İstanbul Borsasındaki
tüm firmaları tek bir firma olarak görecek olsaydık, bu firmanın EBITDA çarpanı
10’dur diyebilecektik.
İstanbul Borsasındaki firmaları sektörel olarak
sınıflandırıp, her sektörün firma değerleri toplamını, FAVÖK değerleri
toplamına bölseydik, her sektörün farklı EBITDA çarpanı olduğunu görürdük.
Örneğin maden firmalarının EBITDA çarpanı 8 civarında iken, ev elektroniği
firmalarının EBITDA çarpanı 12 civarında çıkabilirdi. Not: Bir sektörün
ortalama EBITDA çarpanı 8 ise, uzmanlar bunu 7-9 aralığı olarak ifade edecektir.
Şirket değerlemesiyle uğraşan firmalar, yatırım analistleri,
finansal danışmanlık firmaları, denetim firmaları, yatırım bankaları, araştırma
şirketleri, finansal veri sağlayıcıları ve akademisyenler dünya borsalarındaki
firmaları sektörel bazda sınıflar, EBITDA çarpanlarını bir aralık olarak tespit
eder ve yayınlar.
Bu EBITDA çarpanları listesi periyodik olarak güncellenerek
yayınlanır. Çünkü sektörlerin EBITDA çarpanları zamanla değişebilir; bu nedenle
bu tür raporlar, piyasadaki değişimleri yansıtmak için düzenli olarak
güncellenir. Ekonomik koşullar, sektörel trendler ve şirket performansındaki
değişiklikler, çarpanların dinamik bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir.
Borsaya açık olmayan firmalar kendi firma değerini
hesaplarken bulunduğu sektörün EBITDA çarpan aralığından uygun olan rakamı
seçerek firma değerlemesini kolayca yapabilir. Tek yapması gereken seçtiği
EBITDA çarpanı ile bir yıllık FAVÖK değerini çarpmak olacaktır.
Not: Borsaya açık olmayan firmalar için başka firma
değerleme formülleri de vardır, ama onlar bu yazının konusu değildir.
Elbette firma borsadan yola çıkarak uzmanlarca belirtilen
EBITDA çarpanından daha yüksek bir çarpanı da esas alabilir. Bunun için
inovatif bir ürüne, özel bir müşteri portföyüne, özel bir maliyet avantajına
sahip olmuş olması gerekir. Ayrıca büyüyen pazarlarda, gelişmekte olan
ülkelerde sektörlerin EBIDTA çarpanları gelişmiş ülkelerin (ABD ve AB gibi)
EBITDA çarpanlarından daha büyük olabilir.
Şirketiniz hangi sektördeyse, o sektörden İstanbul borsasına
açık firmaları listeleyin. Onların hisse fiyatlarıyla toplam hisse (borsaya çık
olan olmayan tüm hisse) sayısını çarparak firma değerlerini bulun. (Sadece
borsaya açık hisse sayısıyla çarparsanız firma değerini değil piyasa değerini
bulmuş olursunuz) Ardından FAVÖK değerlerini bulun. (Borsaya açık şirketler
FAVÖK’lerini ilan ederler.) Herhangi bir borsa sitesinde şirketin finansallarına
tıklarsanız kolayca FAVÖK’lerini bulabilirsiniz. Firma değerlerini toplayın.
FAVÖK değerlerini toplayın. Sonra büyük rakamı küçük rakama bölün. Çıkan rakamı
gönül rahatlığıyla firmanızın EBITDA çarpanı olarak kullanabilir ve firma
değerinizi bulabilirsiniz.
Bulacağınız EBITDA çarpanı muhtemelen batılı kuruluşlarca
hazırlanan sektörel EBITDA çarpanları listesindeki rakamdan yüksek olacaktır. Çünkü
Türkiye gelişmekte olan ülkelerdendir.