Tüketicilere yönelik ürünler üreten ve belli bir
bilinirliğe sahip markası olan patronların çoğunun aklında kendi mağazalar
zincirini oluşturmak vardır. Ama nereden başlayacaklarını genellikle bilmezler.
Bazı patronlar pilot mağaza açar ve mağazacılığı
öğrenmeye çalışır, bazıları ise patır patır mağaza açarak hızlı yol almaya
çalışır. Mağaza açmak pahalı bir iştir. Mağazalar zincirini yönetmek ise mühendislik
zekasına sahip olmayı gerektirir. Doğru noktada, doğru metrekarede, doğru
kirayla mağaza açmazsanız 2-3 yıl sonra o mağazayı kapamak zorunda kalırsınız.
Mağaza kapamak da bir markaya çok prestij kaybettirir.
Mağaza işletmek, tüketicilere hizmet üretmek, rakip
mağazalarla rekabet etmek kolay değildir. Toptancı ve perakendeci bayiler ile
çalışırken mağazacılığın kolay olduğunu düşünüp bodoslama mağazalar zinciri
kuran birçok firma 3-4 yıl sonra ortak bulmak zorunda kalmıştır.
Gazetelerin ekonomi sayfalarında sık sık perakende
firmalarının ya iflas erteleme istediklerini, ya ortak bulduğunu ya da
satıldığını okursunuz. Bin bir emekle ve cefayla oluşturdukları mağazalar
zinciri firmasının bir kısmına veya tamamına yatırım yapacak girişimci
aramasının sebebi elbette yaşanan karsızlıklardır. Kar çıkaramadığı ve borca
girdiği için patronlar ya perakende zincirlerinin bir kısmına ortak bulurlar ya
da tamamını satarak organize perakendeciliğe elveda derler.
Mağaza işletmek ve mağazalar zinciri yönetmek için
organize perakendeciliğe dair binlerce parametrenin farkına varmanız ve hepsini
ahenkli bir şekilde yönetmeniz gerekir. Yabancılar “retail is detail” der, yani
perakendeciliğin detayları yönetme işi olduğunu söylerler. Kılı kırk yaran bir
yapıya sahip değilseniz, hesaplama ve ölçümleme konusunda bakkal hesabıyla
ilerliyorsanız, planlama ve fizibilite konularına yabancıysanız, müşteri
memnuniyeti konusunu çok önemsemiyorsanız, mağazalar zinciri oluşturmayı
aklınızın ucundan bile geçirmeyin derim.
Mağazalar zinciri oluşturmak ve onu karlı hale getirmek
gerçekten çok zor bir iştir. İki heves bir kalas ile bu işe girerseniz hüsrana
uğrarsınız. Anlı şanlı bir sürü perakende zincirinin karsız ve hatta zararına
çalıştığını da hesaba katarak mağazalaşma fikrinizi gözden geçirmelisiniz.
Öncelikle bir mağazayı dolduracak kadar ürün çeşidinizin
olup olmadığını iyi değerlendirmeniz gerekir. Ayrıca müşterilerin mağazanıza
tekrar tekrar gelebilmesi için sürekli yeni ürünler veya yeni modeller sunmanız
gerekmektedir. Bu tempoya ayak uyduracak bir ekip kurabilecek misiniz, iyi
düşünün.
Mağazanıza kimleri beklediğiniz, onlara hangi kalitede
ürünler sunacağınız ve hangi fiyat düzeyinde satış yapacağınız da önemlidir.
Maalesef patronların çoğu zengin olduğu için zenginlere yönelik perakendecilik
yapmak gibi bir fikir geliştirirler. Oysaki A ve B sosyo ekonomik statüde olan
hane sayısı yaklaşık 2 milyondur ve bu hanelerde de toplam 5 milyon nüfus
vardır. Tüketicilerin çoğu ortadirek dediğimiz C1 ve C2 segmentindedir ve burada
yaklaşık 10 milyon hane ve 40-45 milyon nüfus vardır. Zengin kesimi mağazanıza
çekmek zorken, ortadirek dediğimiz kesimi mağazanıza çekmek daha kolaydır. Tüm
bunları bilerek hedef kitle segmentinizi belirlemeli ve tanımını yapmalısınız.
Hedef kitle segmentinizi belirlediğinizde, marka
konumlandırmanızla paralel olarak, bu segmentin ilgisini çekecek ve
beklentilerini karşılayacak bir mağaza konsepti de geliştirmeniz gerekmektedir.
Mağaza konseptiniz yeni mağazalar açmanızı zorlaştırmayacak ama tüketicinin de
alışverişini keyifli hale getirecek şekilde olmalıdır.
Mağaza cephesi ve mağaza atmosferi tüketiciler için son
derece önemlidir. Tüketiciyi mağazanıza davet edecek bu iki unsur çok iyi
tasarlanmalıdır. Mağazanın iç mimarisi, dekorasyonunun materyalleri ve renkleri,
reyonların yerleşimi, müşterinin gezi alanı, bankonun (kasanın) yeri, iç
deponun yeri, ışıklandırma,
havalandırma, ısı, koku, gibi konular çok iyi planlanmalıdır. Günümüzde
insanlar tasarım bütünlüğü ve tutarlılığı olan mağazaları daha çok
beğenmektedir.
Mağaza büyüklüğünüz de hayati derecede önemlidir. Büyüklük;
kirayı ve mağazanın mal bulundurma potansiyelini belirleyecektir. Tüketicilerin
gözünü doyuracak ama kirayı da makul seviyelerde tutacak optimum büyüklüğü
belirlemeniz gerekir. Dolayısıyla doğru metrekare için çok iyi fizibilite ve
gözlem yapılmalıdır. Hızlı tüketim alanında süper market, elektronik ve ev
eşyaları alanında tekno market veya hazır
giyim alanında bölümlü mağaza (departman store) açacaksanız en az bin
metrekarelik bir dükkana ihtiyacınız olacaktır. Bir moda markası için mağaza
açacaksanız hedef kitle seçiminize, konumlandırmanıza ve ürün gamınıza doğru
orantılı olarak 100 ila 1000 metrekare aralığında mağaza açmanız gerekecektir.
Mağazanın yeri tercihiniz kira düzeyine göre farklılıklar
arz edebilir. Çok işlek bir lokasyonda 40 bin TL’ye dükkan tutan ve aylık 120 bin
TL ciro yapmasına rağmen zarar eden bir markanın, işlek olmayan bir lokasyonda
4 bin TL kirayla tuttuğu dükkanda aylık 30 bin TL ciro yaparak kar ettiğini ve
bu karıyla pahalı kirası olan dükkanın zararını
kapadığını biliyorum. Her patron iyi
alışveriş merkezlerinde ve popüler caddelerde mağaza açmak ister. Ama bu her
zaman doğru olmayabilir. Özellikle günümüzde (AVM sahiplerinin kendilerini
perakendecilerin büyük ortağı gördüğü bir dönemde) ilk mağazalarınızı gidip
yüksek kiralarla AVM’de açmanız ve sonucunda elde edilen brüt karın büyük bir
kısmını kira ve aidat olarak AVM’ye ödemeniz sonucunda karsızlık çekmeniz
canınızı çok sıkacaktır.
Kiralama yaparken mutlaka aday dükkanda ne kadar ciro
yapacağınızı doğru tahmin etmeye çalışmalısınız. İndirim kampanyalarını da göz
önüne alarak satılan malın maliyetini cirodan çıkardığınızda brüt karınızı
belirlersiniz. İşte bu brüt kardan hem dükkan kira ve aidatını ödeyecek, hem
mağaza personelinin brüt maaşını ödeyecek, hem elektrik, temizlik, ikram gibi
mağaza işletme giderlerini ödeyecek hem de merkezin mağazalara servis verme
maliyetine katkıda bulunacaksınız. Artan para da karınız olacak. Üstelik bu kar
da uzun bir süreliğine ilk yatırımın geri dönüşünü karşılamak için
kullanılacaktır. (İlk yatırım deyince aklınıza mağaza dekorasyonu ve mağazayı
malla doldurma maliyetinin toplamı gelmelidir.) Kaç metrekarelik mağazalar
açmayı ve bu mağazaların her birinde kaç kişi çalıştırmayı belirlediğinizde
yukarıda bahsettiğim fizibiliteyi yapmanız gayet kolay olacaktır.
İlk mağazayı fabrikanıza yakın bir yerde ve caddede
açmanızı öneririm. Bu pilot mağaza ile en az iki yıl antrenman yapmanız çok
önemlidir. Bu antrenman döneminde ideal ürün gamınızın ne olması gerektiğini,
reyonları nasıl şekillendirmeniz ve nasıl düzenlemeniz gerektiğini, personeli
nasıl idare etmeniz gerektiğini, perakendecilikte ne gibi pürüzler ve krizler
çıktığını, tüketicileri nasıl mağazanıza çekebileceğinizi, müşteri
memnuniyetini ve sadakatini nasıl artırabileceğinizi öğreneceksiniz. Bu pilot mağazanın
adını çok önemsememenizi de öneririm. Asıl ikinci mağazayı açmadan önce
mağazalar zincirinize doğru ismi bulabilirsiniz. Tabii büyük bir ihtimalle
ikinci mağazanızın metrekaresi, dekorasyonu ve hatta mağazacılığınızın
konumlandırması bile değişecektir. Çünkü pilot mağaza size nasıl bir
mağazacılık yapmanız gerektiğini söyleyecektir.
Mağaza konumlandırmanızda, isminizde, logonuzda ve
dekorasyonunuzda yapacağınız değişikliklere mutlaka pilot mağaza sırasında
karar verin derim. Çünkü ikinci mağazayı açmanızla birlikte kısa sürede üçüncü
ve diğer yeni mağazaları açmaya başlayacaksınız. Eğer bahsettiğim
değişiklikleri yirminci mağazadan itibaren yapmaya kalkarsanız bu size çok
pahalıya mal olur. Bu yüzden pilot mağaza sürecinde marka yönetimine çok önem
vermelisiniz. Pilot mağazadan edindiğiniz tecrübelerle uzun yıllar
kullanacağınız mağaza konseptine son şeklini verip ikinci mağazayı açmalısınız.
İkinci mağazayla birlikte artık organize perakendeciliğe
adım atmış olacaksınız. Artık siz de bir mağazalar sahibi olacaksınız. Artık
yeni ve çok zorlu bir problemle karşı karşıyasınız. Bir mağazayı yönetmek size
zor geldiyse, mağazalar zincirini yönetmek daha da zor gelecektir.
Mağazalar zincirini başarıyla yönetmenize yardımcı olacak
tüyoları bir sonraki yazımda vereceğim.
Siz şimdi ilk mağazanızın keyfini çıkarın. Mağazacılığa
hoş geldiniz.
Web sitem: www.muratsaylan.com
Sayın Murat Bey, bu yazınızdan alıntı yaparak bir AVM'de açmayı düşündüğüm mağaza için başvuru dosyasında kullanacağım. Hakkınızı helal edin. Kolay gelsin
YanıtlaSil