İş dünyasının en zor yönettiği birimlerden biri de sahaya
çıkan ve sıcak satış yapan satış ekipleridir. Çünkü bu ekipler sürekli firma
dışındadır. Bu yüzden firma kültürüne ve disiplinine adapte olmaları zordur. Şirketin
satış stratejilerini anlamaları ve kabullenmeleri de kolay olmaz.
Danışmanlık için beni çağıran birçok firma, sahadaki
ekiplerinin; mesai saatlerini suiistimal ettiklerinden, yeterli müşteri
ziyareti yapmadıklarından, raporlu çalışmadıklarından, müşterilerle uygunsuz
diyaloglara girdiklerinden, firmaya sadık olamadıklarından, satışları
artıramadıklarından bahsedip, sorunlarını ve şikâyetlerini dile getirmişlerdir.
At sahibine göre kişner misali, satışçılar da firmanın (patronun
veya satış müdürünün) kurduğu satış sistemine göre başarılı veya başarısız olur.
Satışçılar zor insanlardır. Kaprislidirler. Mazeret-sever’dirler.
Oynamayı bilmeyen gelinin yerim dar demesi misali, satış yapamamayı kendileri
dışındaki birçok faktöre bağlar ve bunu da size yuttururlar. Sermeyi severler. İyi
takip edilmezlerse günü 10 ziyaret yerine 2 ziyaretle kapatırlar ve bu rakamın
çok yüksek skor olduğuna kendilerini de sizi de inandırırlar. Satışları rayına
sokmak ve karlılığı artırmak için geliştirdiğiniz satış politikalarınıza ve
kurallarınıza itiraz ederler.
Birçok patron satış ekiplerini nasıl yöneteceğini
bilemez. Bu yüzden ipleri gevşek tutarlar ve kendilerini satışçılara teslim
ederler. Sonuç, sektörün büyüme hızının bile altında olan satış artışlarıdır
(hatta cirolarda daralmadır). “Saldım çayıra Mevla’m kayıra” anlayışıyla satış
ekipleri yönetilemez. Dolayısıyla modern satış tekniklerine ve satış yönetimi
zekâsına en önce patron sahip olmalıdır. Yoksa satıcılarınız sizin oyuncularınız olması
gerekirken, siz onların oyuncağı olursunuz. Sizi öyle parmağında oynatırlar ki,
satışta neyin doğru neyin yanlış olduğunu bir türlü anlayamazsınız.
Satışın ve satışçıların performansını artırmak için
sizlere çok faydalı önerilerim olacak. Patron olarak bu önerilerimi hayata
geçirirseniz satışlarınızın sektör ortalamasının çok üzerinde artacağını
garanti ederim.
Satışçılarınızın performansını artırmak için önce onlara “vereceksiniz”.
Sonra da “isteyeceksiniz”! İşte satışçılarınıza verecekleriniz;
·
Satışçılarınıza
hedef verin. Satışçılarınıza hedef vermezseniz, performanslarını
ölçemezsiniz. Satışçılarınıza hedef vermezseniz, onları motive de edemezsiniz. Kendisine
hedef verilen satışçının vücut kimyası değişir. Hedefi başarmak için işleri
doğru yapmanın ötesine geçer, doğru işler de yapar. Yani bir memur gibi değil,
bir girişimci gibi çalışmaya başlar. Satışçılarınıza haftalık ve aylık bazlarda
ciro ve karlılık hedefleri vermelisiniz. Satışçı yeni bir yıla başlarken
kendisinden haftalık ve aylık bazlarda ne kadarlık ciro beklendiğini
bilmelidir. Hedefi olan satışçı zamanını daha iyi değerlendirir. Kendisine hedef vermeyen firmayı da müdürü de ciddiye
almaz. Hedefleri olmayan firmada zaten kaliteli satışçılar çalışmak istemez.
·
Satışçılarınıza
bölge verin. Satışçılarınız kafasına estiği yerlere gidip müşteri bulmaya
çalışmamalıdır. Satışçılarınıza ilçe veya il veya illerden oluşan bir bölge
veya coğrafi bölge (ör: Ege Bölgesi) verin. Satışta bölgeye hâkimiyet
önemlidir. Bölgenin potansiyelini bilerek müşteri araştırmasına girmek
önemlidir. Firma olarak bir bölgede, sizin alanınızda ne kadar ürün
tüketildiğini, o bölgede hangi rakiplerinizin ne kadarlık satışı (veya pazar
payı) olduğunu bilmeniz önemlidir. Bu
istihbaratı sağlayacak olan da bölgeye atadığınız satışçı(lar)dır. Kendisine
bölge verdiğiniz satışçı bölgesini en kuytu köşelerine kadar gezerek taramalıdır.
Bölgesinde uzman olmalıdır. Her geçen yıl bölgesinden daha fazla cirolar
çıkarmanın planlarını yapabilmelidir.
·
Satışçılarınıza
ürün kategorisi (veya marka) verin. Birbirine benzer ürünlerinizi
kümeleyin. Böylece ürün gamınızda farklı kategoriler oluşturmuş olursunuz. Bunu
yaptıktan sonra göreceksiniz ki, her kategoriden ciro ve karlılık beklentiniz
farklı olacak. O zaman kategorileri de farklı satışçılar satmalıdır.
Satışçılarınız tüm ürün kategorilerini satmaktan sorumlu olmasın. Bu uzmanlaşma
sayesinde her bir satışçıdan daha fazla verim alırsınız. Tabi bu ayrışma çapraz
satışa engel değildir. Sorumlu olduğu kategorinin ürünlerini satmaya odaklanan
satışçı, elbette fırsat bulduğunda müşterisine diğer kategorideki ürünleri de
satmaya çalışmalıdır.
·
Satışçılarınıza
müşteri gurubu verin. Satışçılarınız her müşteriye saldırmasın. Önce bir iş
kolundaki müşterilere odaklansın. Bu iş kolundaki firmaları ve sektörü internet
üzerinden araştırsın. Sonra bu firmaları teker teker ziyaret ederek satış
yapmaya çalışsın. Bu odaklanma daha çok müşteri edinme ve sipariş alma başarısı
kazandıracaktır. Çünkü her görüşmede iş kolunu daha iyi anlayacak ve daha
başarılı sunumlar yapacaktır. Daha sonra aynı satışçı diğer bir iş kolundaki
müşteri adaylarına yönelmelidir.
·
Satışçılarınıza
esnek fiyatlar verin. Satışçılarınızın eline mutlaka eksiksiz bir “fiyat
listesi” ve her duruma cevap üreten “satış koşulları bildirgesi” verin. Fiyat
listenizde toptan satış fiyatınız ile tavsiye niteliğindeki perakende satış
fiyatınız mutlaka bulunsun. Toptan satış fiyatınız iskontosuz fiyat olacağı
için, kabul edebileceğiniz en uzun ödeme vadesine göre hesaplanmalıdır. Diyelim
ki toptan satış fiyatlarınız 90 gün vadeli ödemelerde geçerli, o zaman 60 gün
vadeli, 30 gün vadeli ve peşin ödemelerde nasıl iskontolar uygulayacağınızı da
satış koşulları bildirgenizde belirtmelisiniz. Ayrıca müşterilerinize yıllık
alım miktarlarına göre değişen oranlarda ciro primi de vermelisiniz. Örneğin
yılda 100 bin TL’nin üzerinde alım yapan müşterilere %5 ciro primi, 150 bin TL
üzerinde alım yapan müşterilere %10 ciro primi gibi. Yazılı fiyat listesi ve
satış koşulları müşteride güven oluşturacaktır. Ayrıca satışçılarınız
müşterilerinize bir fiyat dayatmayacak, ödeme vadesine ve alım miktarına göre
değişen fiyatlar verebilecektir. Pazarlık yapmak isteyen müşteriler karşısında
bu fiyatlama politikası satışçıların elini rahatlatacaktır.
·
Satışçılarınıza
pazarlık inisiyatifi verin. Bazı satışçılar ürün değil proje satar.
Dolayısıyla ödeme şekli standartken, fiyatlama projenin detaylanmasıyla ortaya
çıkar. Projeleri fiyatlandırırken satılan malın maliyeti ve operasyon giderleri
hesaplanmalı, işletme maliyetleri de hesaba yansıtılmalıdır. Üzerine elde
edilmek istenen minimum kar ile, pazarlıkta feda edilebilecek yedek kar
eklenmelidir. Satışçı projeyi müşteriye kabul ettirdikten sonra pazarlık
aşamasında yedek kar üzerinden eksiltmeler yaparak geriye gidebilmelidir. Yani
satışçı iskonto yapmak için zırt pırt patrondan onay almaya çalışmamalıdır.
Yedek karı tüketirse geriye dönüp patrondan ekstra iskonto onayı almalıdır.
·
Satışçılarınıza
prim verin. Satışçılarınızın maaşlarını yüksek tutacağınıza primli
çalıştırın. Bırakın maaşlarını kendileri yükseltsin. Bu durumda satışlarınızı
da yükseltiyorlar demektir. Satışçılar satıştan zevk alırlarsa daha çok
satarlar. Prim bunu sağlayacaktır. Prim vermekten korkmayın. Performans
kriterlerine endekslenmiş bir prim sistemi satışların artmasında önemli rol
oynayacaktır. Yalnız burada dikkat edilmesi gereken konu zararına satış
yapmamaktır. Bu yüzden prim dağıtımını sadece ciroya değil kara da
endekslemelisiniz.
·
Satışçılarınıza
eğitim verin. Her işin başı eğitim. En çok eğitilmesi gerekenler de
satışçılardır. Her eğitimin size yeni siparişler kazandıracağından emin
olabilirsiniz. Satışçılarınıza, satış teknikleri, sunum teknikleri, iletişim
becerileri, telefonla konuşma, marka yönetimi, pazarlık, satın alma teknikleri
ve daha bir çok konuda sürekli eğitimler aldırın. Böylece satışçılarınız satışa
daha çok kafa yoracak ve satış işini daha çok seveceklerdir. Eğitimler yoluyla
etkililiklerini artıracaklardır.
·
Satışçılarınıza
olanaklar verin. Satışçılarınız firma ve markanızı temsil ederler. Güzel
giyinmelerini, dinamik görünmelerini, hızlı hizmet üretmelerini sağlamalısınız.
Bunun için satışçılarınızı; takım elbise, kurumsal kıyafet, araç, dizüstü
bilgisayar, şirket hattı, akıllı telefon…vb şeylerle donatmaktan çekinmeyin.
Tüm bu donanımlar size sipariş olarak geri dönecektir.
Satışçılarınıza yukarıdakileri verdiyseniz artık onlardan
firma ve markanızı kademe kademe sektör liderliğine taşımalarını
isteyebilirsiniz. Sizi liderliğe taşıyacaklarsa yukarıdakileri vermek daha
mümkün ve mantıklı gelmiyor mu? Dediğim gibi önce verecek, sonra
isteyeceksiniz.
Tabii iş bunlarla da bitmiyor. Satış artışı için
aşağıdakilere de dikkat etmelisiniz.
·
Satışçılarınızdan
daha çok ziyaret isteyin. Unutmayın “dolaşan kurt avlanır”. Satışçılarınız
verdiğiniz hedeflere ulaşabilmesi için çok müşteri ziyareti yapması gerekir.
Satışçılarınızı ofiste gördüğünüz zaman canınız sıkılmalıdır. Satışçılarınız
sürekli sahada olmalıdır. Onları toplantıdan toplantıya görmeniz daha
sağlıklıdır.
·
Satışçılarınızdan
rapor isteyin. Satışçılarınız her hafta başında hangi bölgelerde hangi
müşterileri ziyaret edeceğini bir raporla deklare etmelidir. Ardından da bu
rapora göre ziyaretlerini gerçekleştirmeli ve ziyaret sonuçlarını da
raporlamalıdır. Satışçılar; satış, teslimat ve tahsilatlara göre de kendi
raporlarını hazırlamalıdırlar. Rapor
hazırlamak satışçıya disiplin kazandıracaktır.
·
Satışçılarınızı
sıkı takip edin. Satışçılarınızı takip ederseniz performansları artar,
etmezseniz düşer. Takip edildiğini bilen
satışçı daha sorumlu ve daha verimli çalışır. GSM şirketleri telefon takip
sistemi hizmeti vermektedir. Bu sayede hangi satışçınızın nerede olduğunu veya
gün boyu nerelerde olduğunu çok kolay öğrenebilirsiniz. Aynı hizmeti araç takip
sistemleri de vermektedir. Eğer müdürünüzün odasına iki tane dev ekran koyar ve
bu dijital takip programlarını bu ekranlarda açık tutarsanız, müdürün odasına
giren satışçılar takip edildiklerini anlar ve daha verimli çalışmaya başlarlar.
·
Satış
faaliyetlerine yönelik raporları paylaşın. Ziyaretlere, siparişlere,
teslimatlara ve tahsilatlara dair raporlar hazırlayıp bunları tüm satışçılara
günlük olarak gönderin. Satış
toplantılarında kıyaslama yapabilmek için kapsamlı tablolardan, karşılaştırmalı
rakamlardan ve renkli grafiklerden oluşan raporlar hazırlayın. Satışçıların
performanslarını bu toplantılarda masaya yatırın. Herkes başarılı ve başarısız
satışçıları bir arada görsün. Bu ortalamayı yükseltecektir. Satış destek
biriminde bulunan birisini sırf bu raporları hazırlaması için görevlendirin.
·
Satışçılarınızdan
prezantabl olmalarını isteyin. Satışçılar genelde bekar erkeklerdir.
Kendilerine iyi bakmazlar. Ama satış işi bir disiplin ve etkileme işidir.
Kıyafetler düzgün, temiz ve ütülü olmalıdır. Satışçıdan kötü kokular
yükselmemelidir. Satışçı, müşteriyi kıyafeti, kokusu, beden dili, bakışları ve
hitabetiyle etkilemelidir.
·
Satışçılarınızdan
mesleki bilgilerini artırmalarını isteyin. Satışçıların çok azı
meslekleriyle ilgili kitap okur. Halbuki meslekleriyle ilgili yayınlanmış çok
eser vardır. Kariyerini satışta ilerletecek kişi mutlaka satışı ilgilendiren
alanlarda araştırmacı olmalı, satışın teorisine dair fikirler üretebilmeli ve
yeni satışçılara eğitim verebilmelidir.
·
Satışçılarınızdan
karlılık isteyin. Planladığınız karlılığa ulaşamamanızın bir sebebi de
satıcılarınızın müşterilere verdiği ödeme, iskonto ve vade tavizleridir. Satıcılar
sattıkları zaman görevlerinin bittiğini düşünür. Görev tahsilatın başarılı bir
şekilde yapılmasıyla biter. Sipariş veya teslimat sırasında tahsilat yapan, müşterisinin
ödeme vadesine ve alım miktarına uygun iskontoyu faturaya giren, fiyat
politikasının dışına çıkarak ekstra iskontolar sunmayan, sipariş sırasında
anlaşılan vadede çek alan, anlaşmaya aykırı olarak daha uzun vadede çek veren
müşterisine vade farkı faturası kesebilen, ay sonlarında açık hesabı olan
müşterisi kalmayan satıcılar karlılığınızı artıracaktır. Karlılık hedefinizi
korumak için satıcınızdan başarılı tahsilat istemek sizin en doğal hakkınızdır.
Satışçılarınızın performansını artırmak için yukarıdaki
önerilerime kulak verin ve uygulayın. Satışlarınızın hızla arttığını
göreceksiniz.
Bol satışlar, tatlı karlar…
Web sitem: www.muratsaylan.com
Sadece terbiyeli üslubu olan insanların yorumlarını kaale alıyorum. Yazılarımı ve fikirlerimi beğenmeyenler daha iyisini yazıp göndersinler. Hemen yayınlarım. Bana bir şey öğretenin elini sıkar, tebrik ederim. Hatta blog açması, eğitim vermesi, danışmanlık yapması için ön ayak olurum.
YanıtlaSilNot: Lütfen yorum yaparken adınızı/soyadınızı ve e-posta adresinizi de belirtin. Korkmayın, ısırmam.
Bu makalemde önerdiğim yöntemler danışmanlığını yaptığım firmalarda sınanmıştır ve en az %50 satış artışı sağlamıştır. Önerilerimin tek doğru olduğu iddiasında değilim. Başka danışmanlar ve satış müdürleri farklı yöntemlerle de başarılı olabilir.
YanıtlaSil