Geçen ay ilk mağazayı açmakla ilgili bir makalem vardı.
Şimdi birden fazla mağazası olan veya mağazalar zinciri oluşturmak isteyenler
için bir makalem olacak. Gerçi Nisan ayındaki makalem de organize
perakendeciliğe aitti. Bkz: http://muratsaylan.blogspot.com/2012/05/perakende-zincirinizin-performansn-nasl.html
Ama o makalemi okuyanların sorularından anlıyorum ki konuyu biraz daha
derinlemesine ele almak gerekiyor.
İlk mağazasını açmış bir firma için ikinci bir mağaza
açmak çok zor iş değildir. Bir günde karar verirsiniz, bir gün yerleşimi ve
dekorasyonu düşünürsünüz. Ustaları sokar ve 20-25 günde mağazayı teslim
alırsınız. 3-4 gün de mal yerleştirmeye ayırırsınız. Yani teorik olarak ayda
bir mağaza açmanız mümkündür.
Önemli olan ilk mağazayı pilot mağaza olarak görmek ve
mağazalar zincirinizin konumlandırmasına ve konseptine karar vermektir. İkinci
mağazayla birlikte asıl büyük yatırımınız başlayacaktır. Bir daha geri dönmek
veya değişiklik yapmak hem zor hem de pahalı olacaktır.
İlk mağazanızda yeterince perakendeciliği öğrendiyseniz
ve yapmanız gereken mağazacılığa karar verdiyseniz artık gönül rahatlığıyla
şubeleşmeye (yaygınlaşmaya) başlayabilirsiniz.
Ben ikinci mağazanızdan itibaren ilk yılınızda 3 tane
mağaza açmanızı öneririm. Böylece mağaza açmanın pratik yollarını sindire sindire
öğrenmiş olursunuz. Bir iç mimarla çalışmak hatta bünyenize bir iç mimar katmak
çok doğru olacaktır. İç mimar sayesinde açacağınız mağazanın üç boyutlu
tasarımını görerek en doğru dekorasyona karar verebilirsiniz. Ayrıca iç mimar
mağaza inşaa sürecinde ustaları ve işçiliği denetleyerek size “dayanıklı” bir
mağaza teslim edebilir. Dayanıklı diyorum, çünkü mağazanız tüketiciler ve
mağaza personeli tarafından çok hırpalanacaktır, bunu unutmayın. Doğru malzeme
seçimi ve kaliteli işçilik mağazanızı “dayanıklı” kılacaktır. Bunu da iç
mimardan başka kimse sağlayamaz size. Ayrıca AVM yönetimleri mağazaya dair
çeşitli paftalar istemektedir. Yerleşim, elektrik, mekanik (yangın,
havalandırma ve iklimlendirme tesisatı) paftalarını sizin hazırlayabilmenizin
imkanı yoktur. Bazı hızlı perakende zincirleri (yılda 10 ve daha fazla mağaza
açan zincirler) sadece iç mimar değil, ustalardan (boyacı, demirci, alçıpancı,
elektrikçi, mekanikçi…vb) oluşan bir ekip bile istihdam etmektedir.
Dediğim gibi ikinci mağazanızdan itibaren hızla mağaza
açacaksınız. Mağazalarınıza hizmet üretmek üzere geri planda çok iyi bir ekip
kurmanız gerekiyor. Bu ekip;
·
mağazanızda satılacak firma ürünlerini ve dış
markaları tedarik edecek satınalma birimi çalışanlarından,
·
ana depo ve sevkiyattan sorumlu lojistik birimi
çalışanlarından,
·
mağazaların bilgisayar, yazılım (özellikle ERP
ve mağazacılık yazılımı), elektronik kasa, kameralar, alarmlar ve diğer
elektronik alt yapısını ayakta tutacak bilgi işlemcilerden,
·
mağazanın resmi evraklarını işleyecek ve
cirosunu teslim alacak muhasebe ve finans birimi çalışanlarından,
·
mağazaları ziyaret ederek denetleyecek,
eksikleri tespit edecek, talepleri toplayacak, ürün dengelemesi yapacak bölge
koordinatörlerinden,
·
mağaza personelini istihdam edecek, eğitecek ve
işten çıkaracak insan kaynakları birimi çalışanlarından,
·
mağaza yeri araştırma ve kiralama görüşmeleri
yapacak kişilerden,
·
mağazayı inşaa edecek birim çalışanlarından
oluşacaktır.
İkinci mağazadan başlayarak onuncu mağazaya kadar
yukarıdaki ekipleri kurmazsanız organize perakendecilikte organize
olamadığınızı acıyla tecrübe edersiniz.
Lojistik biriminin başına mutlaka mühendis (tercihan
endüstri mühendisi) lisansına sahip bir yönetici koymanızı şiddetle öneririm.
Bence başarısız perakende zincirlerinin hatalar zinciri buradan başlıyor. Depo
ve sevkiyat işini küçümseyen, önemsemeyen patronlar, niteliksiz kişilere
depolarını teslim ettikleri sürece perakende zincirlerinin karlı olabileceğini
unutmaları gerekir. Ana depoda mal kabulcüler mutlaka firmadan veya diğer
tedarikçilerden gelen malı doğru bir şekilde kontrol etmeli ve sisteme
kaydetmelidir. Sevkiyatçılar da mağazalardan gelen siparişi veya mağazalara
gönderilecek ürünleri doğru bir şekilde hazırlamalı ve irsaliyesini kesmelidir.
Basit gibi görünen bu iki işlem çok hayatidir. Eğer eksiksiz yapılırsa ana
depodaki malların fiziki mevcudiyetiyle kaydi mevcudiyeti örtüşür. Yani
bilgisayara bakıp ana depoda ne var olduğunu görebilirsiniz. Ama ben iddia
ediyorum ki; firmalarımızın (organize perakendecilerimizin) %99’unda kaydi stok
ile ana depodaki stok örtüşmüyordur. Yani ana depoya gelen mal ile sevk edilen
mal bilgisayara yanlış girildiği için bilgisayarda var olarak gözüken bir mal
ana depoda bulunmuyordur. Veya tam tersi olarak ana depoda var olan mal
bilgisayarda gözükmüyordur. Bu durumda mağazalar ana depoya doğru sipariş
geçemez. Mağazaların bilgisayar sistemi üzerinden ana deponun stoklarını doğru
görmeleri hayati derecede önemlidir.
Ayrıca mağazaların ana depodan çeşit çeşit mal isteği
olacaktır. İyi bir ana depo bir koliyi dolduracak siparişi geldiği gün
hazırlayıp gönderebilmelidir. Ama yine iddia ediyorum ki Türkiye’de bu kadar
hızlı çalışabilen ana depo yoktur.
Her mağazada çok iyi bir kadro oluşturmanız gerekiyor.
Eleman istihdamında mutlaka internet bazlı insan kaynakları firmalarını
kullanın. Bu siteler sayesinde açacağınız mağaza yakınlarında oturan personel
bulmakta zorlanmazsınız. (Mağaza personeli mesai saatleri boyunca hep ayakta çalışmak
durumunda olduğu için daha işe gelmeden yorulmalarını istemeyeceğiniz için
mağazaya yakın oturan adaylar arasından mağaza personeli oluşturmanızı tavsiye
ederim.) Doğru kadroları istihdam etmek için perakendecilik konusunda deneyimli
birisini İnsan Kaynakları sorumlusu olarak almanızı şiddetle tavsiye ederim.
Organize perakendeciliğin en çok emek isteyen konuları da mağaza personeliyle
ilgilenmektir.
Huzurlu bir iş ortamı organize perakendeciliğin can
damarıdır. Mağazada huzur olabilmesi için iş tanımlarının ve işletme süreçlerinin
yazılı olması çok önemlidir. Neyin nasıl yapılacağı belli olmayan, birbiriyle
çelişkili kararlar yayınlayan, merkezdeki stresi mağaza personeline yükleyen
organize perakende firmaları başarısızlığa mahkûmdur. Çünkü ciroyu getirecek
olan mağaza personelidir. Onları öncelikle müşteriye güler yüzlü ve nitelikli
hizmete odaklamalısınız. Eğer gerilimli bir firmaysanız personeliniz asla
müşterilere gerektiği gibi davranmayacak ve müşteri kaybedeceksinizdir. Bu da
kıyamet demektir. Çünkü personel yüzünden ayağını kesen müşteri, bir daha asla
mağazanızdan içeri adım atmayacaktır.
Mağaza personeline düzenli eğitimler vermek, onları
primli çalıştırmak, içlerinden iyi ve yeterli olanları müdür yapmak, müdür
olanları bölge koordinatörü yapmak gibi uygulamalar mağaza personelinin markaya
ve mağazaya sadakatini artıracak, müşteriye yaklaşımlarını
iyileştirecektir.
Mağazaların temiz ve düzenli olması, yeterli mal
bulunması (yok satmamakla –fazla stok bulundurmak arasındaki denge),
eksiklerinin (yanmayan lamba, çalışmayan klima, biten temizlik malzemeleri,
kirli duvar, bozuk çekmece…) giderilmesi, mağaza görselliğinin ve tanzim-teşhirinin
yenilenmesi, kampanyaların ve merkezi kararların personele anlatılması,
mesajların mağaza içinde belirtilmesi, personelin görüşlerinin alınması gibi konular
bölge koordinatörlerinin ellerinden öper. Mağaza müdürlüğü yapmış, üniversite
mezunu eski personellerinizden bölge koordinatörleri seçin. Onları çok iyi
eğitin ve bilgilendirin. Organize perakendecilikte başarının bir anahtarı da
onların elinde. Bunu unutmayın.
Tek bir mağazanız varken performans takibi içi yazar kasa
ve Excel ile idare edebilirsiniz belki ama ikinci mağazayla birlikte mutlaka
mağazacılık modülü güçlü bir ERP programına geçmelisiniz. Bu program sayesinde
mağazalarınızın anlık olarak satışlarını, siparişlerini, stoklarını ve benzeri
verilerini görebilirsiniz. Bu da mağazacılığa dair kararlar almanızı
kolaylaştıracaktır. Tabi ERP programıyla birlikte bilgi işlemci de istihdam
etmeniz kaçınılmazdır. Bu bilgi işlemci mağaza personeline kasa işlemlerinde
ERP programını nasıl kullanacaklarını öğretecek, merkezdeki ekibe de ERP
programı üzerinden işlerini nasıl yürüteceklerini öğretecektir. Ayrıca sizin
öğrenmek isteyeceğiniz her türlü raporu ERP programından çekerek size
sunabilecektir. ERP programınız olmadan ve bu programdan nasıl
yararlanabileceğinizi tam öğrenmeden organize perakendecilikte başarılı
olmanızın imkanı yoktur.
“Tüketici kraldır” deyimi özellikle mağazacılık için
geçerlidir. Müşterilerin memnuniyeti her şeyin üzerinde tutulmalıdır.
Müşterilerin şikayetleri ve önerileri dikkate alınmalı ve derhal gerekli
düzenlemeler gündeme alınmalıdır. Müşteriler birbirileriyle çeşitli yollardan
iletişim halindedirler. Eğer müşterilerinize kaba davranır veya tüketici
haklarına aykırı uygulamalar yaparsanız, birleşip sizi aforoz edebilirler J. Bu yüzden sırf müşteri
memnuniyetine odaklanan bir yönetici bile istihdam etmenizi önerebilirim. Ama
süs olsun diye değil, dediği her şeyi yerine getirmek için istihdam edin onu.
Kazanan sadece müşterileriniz olmayacak, siz de çok kazanacaksınız.
Perakendecilik dinamik bir iştir. Tüketicilerin
taleplerine ve rekabetin gerekliliklerine cevap vermek çok önemlidir. Kampanyalar,
etkinlikler çok sık uygulanmalı ve hızla girip çıkmalıdır. Geç kalınmış veya
erken başlanmış bir indirim kampanyası size çok para kaybettirecektir.
Organize perakendecilikte en çok dikkat edilmesi gereken
hususlar yukarıda saydıklarımdır. Umarım bu makalem organize perakendeciliğe
geçmek isteyenlere yol gösterici olmuştur.
Mağazalaşmayı düşünen firmalara incelemeleri için
önereceğim perakende zincirleri şunlardır; LC Waikiki, BİM, Tchibo, Dominos
Pizza, Mudo Concept… Bu firmaları iyi incelerseniz mağazalar zinciri oluşturma
planınızı daha sağlıklı hazırlarsınız.
Ayrıca patronlara çocuklarını kurumsal mağaza
zincirlerinde çalıştırmalarını da öneririm. Böylece o firmalardan mağazacılığa
dair know-how transfer etmiş olursunuz. Franchising veren firmalar ile
girişimci adayıymış gibi görüşmek de perakendeciliğe dair epey fikir
verecektir.
Yeni mağazalarınız şimdiden hayırlı olsun.
Web sitem: www.muratsaylan.com